Geçtiğimiz günlerde 2024 hedefleri değerlendirme toplantısında AKTOB (Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği) Başkanı Kaan Kavaloğlu, sorunu “Turizmde istihdam sorunu yok, varsa bizim beceriksizliğimizden, istihdamı yönetme sorunu var” sözleriyle ifade etmişti.
Dev Turizm-İş Sendikası Başkanı Mustafa Kahyaoğlu, başta Kırgızistan, Kazakistan, Gürcistan, Özbekistan, Filipinler, Rusya ve Ukrayna gibi ülkeler olmak üzere istihdam büroları ile yurtdışından turizm sektörüne on binlerce işçi taşındığını ve bu işçilerin asgari ücretin altında çalıştırıldığını iddia ediyor.
Tayga Özel İstihdam Bürosu Genel Koordinatörü İsmet Gürlek ise yıllık 4500- 5000 kişilik bir işçi sirkülasyonuyla ağırlıklı olarak turizm sektöründe yabancı istihdamı için talep aldıklarını belirtiyor. Gürlek, animasyon alanında özellikle Kenya, Brezilya ve Gana gibi ülkelerin öne çıktığını söylüyor.
“SORUNUN KAYNAĞI BU”
Turizm mezunları Federasyonu (TURMEFED) Yönetim Kurulu üyesi Feridun Ergün ise turizmde yabancı istihdama yönelmenin sebebini yerli işgücündeki yabancı dil yetersizliği ile açıklıyor, okullarda, fakültelerde yabancı dil eğitimi verilemediğini öne sürüyor. Ergün, yabancı dile bilenlerin de beden gücü ile yapılan, servis, temizlik, bulaşık gibi işleri yapmaktan kaçındığını “Hiçbir işi yok, iş güvencesi yok, temizlik yapar mısın, hayır yapmam diyor. Masa başı iş istiyor herkes. Nasıl Almanya’da havalimanına gidin orada temizlik işlerini yapan Alman bulamazsınız, ülkemiz de o hale gelmeye başladı, sorunun kaynağı bu” sözleriyle açıklıyor.
ÇÖZÜMÜN ANAHTARI TURİZM MESLEK YASASINDA MI?
TURMEFED Yönetim Kurulu Üyesi Ergün, sorunun çözümü için acilen turizm meslek yasası çıkarılması gerektiğini “Turizmde evet istihdam sorunu var çünkü turizm bir meslek olarak kabul edilmiyor. Bir bankada bile meslek tanımlarında turizmci, otelci diye bir meslek tanınmıyor, tanınmayan nasıl istihdam edilsin? Turistik otellerde hemen her meslekten bir kişi sertifikası ile diploması ile çalıştırılmak zorundadır. Çevre mühendisi ile anlaşmadan çöpünüzü atamazsınız, otelin kapısının yerini bilmez belki. Ancak tüm bu uzmanları yöneten otel müdürün, turizm mezunu olması gibi bir yeterlilik aranmıyor. Herhangi biri otel müdürü olabilir. Resepsiyonda başlayan biri o otelde yetkili müdür olabileceğini bilse o sektörü terk etmez. Özellikle üç yıldızlı ikinci bant otellerde turizm mezunları hiç çalışmıyor. Turizm mezunu çalışan olsa, çalıştığı kurumun kalitesini, standardını etkileyecektir. Lojman şöyle olmalı, diğer departmanlara yetkin eleman alalım diyecektir” sözleriyle savunuyor.
BARINMA SORUNUNA ‘YURT’ ÖNERİSİ
Turizm işletmelerindeki lojmanların koşullarının çalışanlar açısından yetersiz olduğunu öne süren Dev Turizm-İş Sendikası Başkanı Yahyaoğlu, “Bir otele personel kapısından girdiğinizde başka, müşteri kapısından girdiğinizde başka bir dünya ile karşılaşıyorsunuz. Hizmet böyle koşullarda verilemez. 5 yıldızlı otelde, birinci sınıf tatil köyünde çalışan işçinin yaşamı o ortamdan uçurumlar kadar farklı olmalı” diyor. İşçilerin lojman ve barınma sorunu için AKTOB Başkanı Kavaloğlu, üniversite yurtlarının yazları açık kalması ile, turizm sektörüne ‘bağışıklık’ kazanan gençlere istihdam sözü vererek çözüm önerirken, Antalya Kepez Belediyesi Başkanlığı’na CHP’den adaylığını koyan Mesut Kocagöz, Kepez’de turizm işletmelerinin finans desteği ile 5 bin adet toplu konut yapma vaadi veriyor.
“TURİZM İŞÇİSİ İŞSİZLİK SİGORTASINDAN FAYDALANAMIYOR”
Turizmin sezonluk olması işçilerin pek çok sosyal güvenlik hakkından da mahrum kalmasına yol açıyor. Bu güvencesiz durum da yerli işgücünün turizm sektöründen uzaklaşmasının nedenleri arasında sayılıyor.
Dev Turizm-İş Sendikası Başkanı Yahyaoğlu, turizm işçisinin işsizlik sigortasından faydalanmasının önündeki zorlukları “Bir işçi sezonda 6 ay çalıştı diyelim, işveren askıya aldım diyor, ben ücretsiz izin istemişim gibi. Bana ihtiyacı olmayan işveren,benim işe ve ücrete ihtiyacım vardı. İşsizlik sigortasına başvurduğunda sen işten çıkarılmamışsın, askıdasın cevabı alıyor. Ömrü boyunca işsizlik sigortası primi ödese, işsizlik sigortasından faydalanamıyor. Son 3 yılda devamlı 600 gün prim ödeme şartı var, yani 7 ay kesintisiz çalışması gerekiyor. Sezonluk turizm sektöründe bu yerine getirilmesi neredeyse imkansız bir koşul” sözleriyle açıklıyor.
TURMAFED Üyesi Ergün ise, turizm işçilerinin sezonluk çalışma sorununa öncelikle turizmin sezonluk olmaktan çıkartılması ve devletin en azından sezon dışı aylarda işçinin sigorta priminin ödenmesinde destek olmasını öneriyor. Yahyaoğlu ise, sendikalaşmanın işçi ve kurum arasında bağı güçlendireceğini, işçinin az bir para için toplu sözleşme yaptığı işletmeden ayrılmayacağını savunarak, istihdam sorununun çözümü için işletme sahiplerinin sendikadan korkmaması gerektiğine işaret ediyor.
2023 verilerine göre turizm sektöründe sendikalaşma oranı kayıtlı işçi sayısına oranlandığında yüzde 3.5.
GÜNDEM
21 Kasım 2024SPOR
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024SPOR
21 Kasım 2024SPOR
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024