Özel’den Erdoğan’a ‘para sayma’ tepkisi: ‘Duyunca ‘seçimi kazandık’ dedim’

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, verdiği röportajda CHP adayı Burcu Köksal’ın açıklamalarına, para sayma görüntülerine, İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa’daki son duruma dair açıklamalar yaptı.

Sözcü yazarı İsmail Saymaz’a konuşan Özel, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın genel seçim öncesi paylaştığı montaj videoları hatırlatarak “AK Parti en iyi bildiği işi yapıyor. Yine kumpasla karşı karşıyayız. Video ile kurulmuş bir kumpas var. Dört buçuk yıl önce çekilmiş, hukuka aykırı olarak kaydedilmiş, şantaj amacıyla kullanılmış görüntüler siyasi kumpasa alet ediliyor. Dün (Önceki gün) Erdoğan’ı duyduğumda inanamadım. Dedim ki, “Bu filmi daha önce görmüştük.” 14 Mayıs’ta sahte video yaptırmıştı. Siyaseten üstünde tepindi. Oysa montajdı. Burada eski videoyu servis ettiriyor. Seçime veya kurultaya dairmiş gibi kullanmaya çalışıyor. Sahte video yaptırmakla aynı ahlakın ürünü” ifadelerini kullandı.

“Ben videoyu gördüğümde sadece bir kişi görünüyordu ve etrafı buzlanmıştı. Tarih yoktu. Dedim ki ‘Orijinalini bulun, buzladıklarına göre çarpıtma var.’” diyen Özel, şunları söyledi:

“İlk tweetler şöyleydi: “Kurultayda para sayma görüntüleri…” Tarihin 2019, yerin avukat bürosu olduğu ortaya çıktı. Belli ki yasa dışı bir iş yapılmıyor. Herkesin bildiği bir işlem tamamlanıyor. Özellikle büroda teslim edilmesi istenmiş. İlk günden kurgulanmış bir kumpas olduğu anlaşılıyor. Soruşturmadan memnunuz. Enine boyuna ortaya çıksın.”

“‘SEÇİMİ KAZANDIK’ DEDİM”

Erdoğan’ın “İşin içinde deste deste paraların girmesiyle bu oyun iyice kirlendi” sözleri hakkında da bir değerlendirmede bulunan Özel “Tamamen iftira. Bu görüntülerin bir gayrimenkul satın alınırken alıcıyla satıcı arasında yaşanan görüntüler olduğunu herkes biliyor. Bugünmüş gibi kullanılması siyasi ahlaksızlık. En yakın arkadaşlarıma “Seçimi kazandık anlaşılan” dedim. Çünkü İstanbul’u kazanmak için görüntüyü zamanından ve bağlamından koparıp bugünle ilişkilendiren bir yalana AKP’nin genel başkanı sığınıyorsa sürecek kozu kalmadı demektir” dedi.

“ANKARA’DA AKP VE MHP’LİLERDEN CİDDİ OY AKIŞI VAR”

Ankara’daki seçim atmosferini değerlendiren Özel, şunları söyledi:

“Oldukça iyi. Mansur Başkan, geçen seçimde oy aldığı herkesin oyunu alıyor. AKP ve MHP’lilerden ciddi oy akışı var. Mevcut üç belediyemizin dışında Polatlı, Gölbaşı, Mamak, Etimesgut ve Beypazarı’nı alıyoruz. Çeper ilçelerde başa baş yarıştığımız sekiz ilçe var.”

ALTINOK’UN MAL VARLIĞI

AKP’nin Ankara adayı Turgut Altınok’un açıkladığı mal varlığı hatırlatılan Özel, AKP’li adayın ‘Mülk Allah’ındır’ sözlerine dikkat çekerek şunları söyledi:

“(Gülüyor) Gördüm. Dillere destan. ‘Mülk Allah’ındır’ diyordu ya. Bugüne kadar Allah biliyordu. Bugünden itibaren biz de biliyoruz. ‘Allah Allah’ dedim ben görünce. (Gülüyor) ‘Niye söylemiyor acaba’ demiştik. Turgut Bey’in mal varlığına bakınca anladık.”

Altınok’un mal beyanındaki araba, ziynet eşyaları, banka hesapları, çocukları ve eşinin üzerindeki gayrimenkuller gibi kalemlerin yer almaması sorulan Özel, şunları kaydetti: “Benim malvarlığı beyanımda eşimin hesabı ve kızımın kumbara hesabının kaydı var. Birinci derece yakınlar da lazım. İkinci derece yakınlarla hesap hareketlerini de almak lazım. Mamak’ı vermedim yaylım ateşine başladı.”

“İSTANBUL’DA 20’NİN ÜZERİNE ÇIKACAĞIZ”

İstanbul’daki tabloyu da değerlendiren CHP lideri şunları kaydetti:

“14 ilçemizde kayıp beklemiyoruz. 14 artı 14 diye umudumuz var. 20’nin üzerine çıkacağımızı düşünüyorum.”

“14 Mayıs aritmetiğine bakarsak, CHP’nin oyu yüzde 28’di. Cumhur İttifakı ise yüzde 42. Fakat şu an İstanbul’da İmamoğlu önde. Bu tablo nasıl oluştu?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“Bir kere hiçbir şey yapmasak bile yalanla oluşturulmuş algılar çöktü. ‘CHP gelirse yardımlar biter’ dediler. Beş katına çıktı. ‘CHP çöp demektir, çukur demektir, hizmet yapmaz’ dediler. Şimdi kaç kilometre metro yaptığı tartışılıyor.

Başta pandemi olmak üzere kriz dönemlerinde CHP’li belediyeler kendi başlarına hızlı reaksiyon alabilen, karar verebilen bir kapasiteye sahip. AKP’dekiler Ankara’da birilerinin bir şey yapmasına alışmış.

Pandemide şaşkınlık vardı. Devlet üç maskeyi dağıtamıyordu.

Şimdi komik geliyor ama bir yanda AKP’li başkanlar ‘Bakalım Ankara ne yapacak’ diye beklerken, (CHP’lilerden) birisi sahra hastanesi yapmaya çalışıyor, birisi solunum cihazı yapmaya çalışıyordu. Ankara’dan bir şey gelmesini beklemeden harekete geçen bir refleks vardı.

AK Partililerde boş sokaklar, CHP’lilerde ise dozerleri gördük.

İSKİ altyapı yaptı, yağmur suyuyla atık suyu ayırdı. Viyadüklerde boğulan kalmadı. Bunları biz görüyoruz da İstanbul görmüyor mu?

Bir de seçmen şunun farkında. 1 Nisan sonrası Türkiye’yi ekonomik olarak zor süreç bekliyor. Acı reçeteyi beşli çeteler içmeyecek.

1 Nisan’a giderken CHP sistemli şekilde hem yalnızlaştırılıyor, hem de güçsüz bırakılmak isteniyor. 1 Nisan’dan sonra acı reçeteyi içirirken muhalefet kendisiyle uğraşsın isteniyor. AK Parti-MHP birlikteliğine karşı seçmen CHP’li adayların arkasına geçiyor. Sandık ittifakı kuruluyor ve bu, seçmen vicdanında kuruluyor.”

BURCU KÖKSAL’IN AÇIKLAMALARI

Özel’e, CHP’nin Afyon adayı Burcu Köksal’ın seçimi kazanırsa DEM Partilileri belediye kapısından içeri almayacağına yönelik sarf ettiği sözler de soruldu.

“Burcu Köksal, İstanbul’u sabote mi etti?” sorusu yöneltilen Özel, CHP’li adayla yaptığı görüşmeyi şöyle anlattı: “Kötü niyet ve kastının olduğunu düşünmüyorum. Ancak Afyon dışında sonuçları olabilecek sorunlu bir ifade olduğunu gördüm ve düzelttim. Afyon’da parti otobüsünün arkasındaydım. O an duymadım. Uşak’a giderken öğrendim, aradım. ‘Burcu’ dedim, ‘Bunu düzeltiyorum.’ ‘Tabii başkanım, kastım o değil zaten’ dedi.”

BARIŞ YARKADAŞ’A YALANLAMA

Gazeteci Barış Yarkadaş, Burcu Köksal’la görüştüğünü ve Köksal’ın ‘Sözlerimin arkasındayım’ dediğini ileri sürmüştü. Özel, bu iddiayı yalanlayarak şunları söyledi: “Aramamış. Gazeteci arkadaş ‘Burcu Hanım’la konuştum’ dedi. Aslında konuşmamış.

Burcu Hanım dedi ki ‘Afyonlu bir gazeteciyle konuşmuş.’ Ve Burcu Hanım’la ilerleyen saatlerde mesajlaşmışlar. Burcu Hanım, bir gün sonraki açıklamasında olduğu gibi, durumu anlatmış ama ‘Sürçülisan etmedim’ diye bir ifadem yok’ diyor.

Geçmişte DEM’i tercih etmiş ama bu seçimde CHP’ye oy verecek seçmende kırgınlık yaratması doğal. Açıklamasının gecikmiş olması da iddiayı güçlendiriyor.

‘Burcu Hanım laflarının arkasında duracak’ iddiası. Sonradan, ‘Etnik kökeni, partisi, görüşü, ne olursa olsun kapımız açık’ demesi doğru ama geciktiği için bize zarar verdi.”

“TİP’İN ADAYI SEÇİMİ KAYBETTİRME POTANSİYELİNE SAHİP”

Hatay’da TİP’in seçimi kaybettirebileceğine değinen Özel, adaylığı tartışılan Lütfü Savaş hakkında da konuştu. Özel, şunları söyledi:

“Hatay’da en iyi alternatif Lütfü Savaş’tı. Hatay’dan iyi haberler geliyor. Başa baş bir yarış içindeyiz. TİP’in adayı seçim kaybettirme potansiyeline sahip.

Hatay’da görev muhalif seçmenlere düşüyor. AKP mi, CHP mi; karar verecekler? AKP’nin kazanıyor olması tarihsel bir mağlubiyet yaşatacak. Muhalif seçmenin CHP’ye destek vermesini söylüyoruz. Bu desteklerinden pişman etmeyeceğiz. Aday belirlerken yapamadığımız iş birliğini yönetirken yapacağız.”

İZMİR’DE FARK NEDEN AZ?

CHP’nin İzmir adayı Cemil Tugay’ın “Üç-dört puan ilerideyiz” sözleri sorulan Özel, şunları kaydetti:

“Önceki seçim aldığımız oydan İyi Parti ve DEM’i düştüğünüzde, AK Parti ve MHP’yi topladığınızda seçim kafa kafaya gibi geliyor. Şu an beş-beş buçuk puanlık fark var.

İzmir’de riskimiz yok ama Hamza Dağ gibi, Erdoğan’ın resmi ve partisinin logosunu gizleyen, takiyye yapan, ama başa geldiği takdirde İzmir’in tüm alanlarını TÜRGEV ve TÜGVA’ya tahsis edeceğinde şüphe olmayan, Ensar Vakfı’nın en önemli destekçisine karşı, İzmirlilerin korkulu rüya görmemek için partilerine sahip çıkması gerekiyor.

Hamza Dağ vakıf, dernek, tarikat, cemaat işlerini sever. Adalar iskelesi, TÜGVA’ya verildi ya…

Karşıyaka iskelesinden başlayarak Ensar, TÜGVA, TÜRGEV ile 25’er yıllık sözleşme yapmasını istemiyorlarsa Dağ’ı İzmir’den uzak tutmalılar. Dağ, bir anda bıyıkları inceltti, rozeti çıkardı, meyhane sokağına daldıysa takiyyenin büyüğünü yapıyor.

İzmir’in asansörüne TÜGVA, paraşüt kulesine Ensar bayrağını çektirmek, Alsancak’ta gençlerin serindikleri yerde Bilal Erdoğan’ın kurulmasını istemiyorlarsa herkes seçimin önemini görsün.”