Baba Özer Acı’dan, Mısır’a kaçan yazar Eylem Tok ve oğlu Timur’a çağrı: ‘Bir an önce gel, teslim ol’
Türkiye'nin konuştuğu kaza, 1 Mart Cuma günü meydana geldi. Sarıyer’den 3 ATV motoru ile geziye çıkan 5 kişi, motorlardan birinin arızalanması üzerine Kemerburgaz yolunda emniyet şeridinde durdu.
İçlerinden Oğuz Murat Acı, bir ATV motorunun ışıklarını yakarak önlem almaya çalıştı. O sırada 16 yaşındaki Timur. C'nin kullandığı lüks otomobil, emniyet şeridinde bekleyenlere çarptı.
5 SAATTE ÜLKEYİ TERK ETTİLER
Çarpmanın etkisiyle 5 kişi ormanlık alana savruldu. Oğuz Murat Acı olay yerinde hayatını kaybetti. Ehliyetsiz sürücüsüyse otomobili bırakarak, arkadan gelen ve içerisinde annesi yazar Eylem Tok'un da olduğu başka bir araca binerek olay yerinden kaçtı.
Eylem Tok’un olay yerinden ayrılmadan önce kazazedelerin cep telefonlarını da yanına aldığı belirlendi.
Polisler olayı çözmeye çalışırken Eylem Tok oğlu ile birlikte Mısır’a uçtu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, kazanın 23.30'da gerçekleştiğini, anne-oğulun 04.30 uçağıyla Türkiye'den ayrıldığını açıkladı.
Firari Cihantimur’un yakalanması için Mısırlı yetkililerle temasa geçildi.
YAKALAMA KARARI ÇIKARILDI
Öte yandan Mısır'a kaçan yazar Tok ve oğlu Timur C. hakkında bugün yakalama kararı çıkarıldı.
ACILI BABA ÇAĞRI YAPTI: "BİR AN ÖNCE GEL, TESLİM OL"
Son olarak, kaza sonrası oğlunu kaybeden baba Özer Acı kazadan sonra yaşadıklarını anlattı.
Yazar Eylem Tok’a çağrıda bulunan baba Özer Acı, şu ifadelere yer verdi:
“Yaralı evlatlarımızın 2 telefonu kayıp. Bir tanesinin cebindeymiş. Benim oğlumun telefonu kaza yerinden 15 metre ötede bulunmuş. Zaten oğlum da 7-8 metre aşağıdaymış. Olay yerine ben gitmedim, bilmiyorum. Bu kayıp olan 2 telefonların bir tanesi güvenliğe bırakılıyor. 3-5 dakika sonra gelip alınıyor. Çocuğun teyzesi telefonla arayıp 'Siz kimsiniz?' diyor. 'Ben teyzesiyim' deyince telefon kapanıyor ve o telefondan da başka bir haber alamıyoruz. Gerçek bir anne evladını kaçırarak korumaya çalışmaz. Benim evladım ölünce demesi lazım ki, 'Keşke benim evladım da ölseydi'. Ben asla ölmesini istemem. Ama içgüdülerle hareket etmek değil, korkuyla evladımı döverler. Kim döver?
Adalete güvenmiyor mu? Bizim kolluk kuvvetlerine güvenmiyor mu, güvensin. Ben nasıl güveniyorsam o da güvensin. Onlara güvenmiyorsa koruma tutsun, korutsun. Hani zengin ya. 'Ben teslim olacağım' diyor. Bugün yakalama kararı çıktı. Bu çıkmadan teslim olsaydı daha iyi değil miydi? O da bir yavrumuz, yavrumuzu adalete teslim olmasını istiyorum. Buradan sesleniyorum. Bir an önce gel, teslim ol. Şu an anne olarak hem kendine hem eski eşine hem de evladına zarar veriyor. Adaletten kaçılmaz. Muhakkak adalet tecelli edecektir."
"KIRMIZI BÜLTEN ÇIKARACAĞIZ"
Şu ana kadar aileye ya da kendisine ulaşan kimsenin olmadığını ve ilerleyen süreçte kırmızı bülten çıkacağını belirten Avukat Burak Erden, “Eylem hanım yazılı bir açıklama yapmış. İkisi hakkında da yakalama kararı çıkartıldı. Geleceklerini ümit ediyoruz. Açıklamayı da çok vicdansızca buluyoruz. Açıklamada bir anne olduğundan bahsediyor. Anne refleksi ile götürdüğünden bahsediyor. Bizim müvekkilimizin 1,5 yaşında bir çocuğu var. Götürmesinin dışında bir de telefonların alındığına dair iddialar var. Bunları Eylem Hanım'ın alıp almadığı yargılama aşamasında belli olacak" dedi.
Erden, "Şu an iddianamede net değil. Şu an konu bu durumda. Hukuk süreci ile ilgili biz hem annesi hem de çocuk hakkında da suç duyurusunda bulunduk. Annesinin delilleri karartmak suçunun olduğunu düşünüyoruz. Bunun yanında yardım ve yataklık. Çünkü çocuğunu alıyor 3-4 saat içerisinde yurt dışına kaçırıyor. Bu tabi ki ileriki günlerde belli olacak. Yakalama kararının olduğuna dair savcılık bir açıklama yaptı. İlerde kırmızı bülten göreceğiz. Aile eğer samimiyse zaten gelecek ve yargılanacak” açıklamasında bulundu.